Zor bir durum - Z-Raporu
Z-Raporu zamanı gelmiş biraz sitenin ve bendeki durumların nasıl olduğunu anlatma zamanı blog sayfasını takip edenler bilir.
Zor bir durum - Z-Raporu
Blog sayfamı takip edenler Z-Raporu konusunu bilir yeni başlattığım bir konu web sitedeki gelişmeler, hedefler gibi konuları not aldığım bir konu aslında biraz canımı sıkan konular vardı onlara değinmek ve başladığım zamandan bu zamana kadarki süreçte neleri fark ettiğimi ve genelerin düzeldiği gibi kısaca anlatacağım. Okumayı seven arkadaşlar varsa çaylarını, kahvelerini hazırlasınlar yan sekmeden güzel sakin bir şarkı açsınlar okumaya devam etsinler.
Canımı sıkan konulardan birisi benim bu blog sayfasında yapmak istediğim durum aslında kendimle alakalı bir durumdu yani şöyle düşünün ki hayatının son 3 yılını sürekli motivasyon videoları izleyerek kendini ve kişiliğini geliştirmeye çalışan biriydim.
Sonrasında bir gün google adsense üzerinde bir video ile karşılaştım o sıralar normal işim normal bir hayatım vardı ama kendimi mutlu yada huzurlu hissetmiyordum. Hani bir his vardır nereye gidersen git yada ne yaparsan yap seni her seferinde rahatsız eden bir his hani işini yapmaya çalışırsın ama yanına gelir ve sürekli olarak sana neden bunu yapıyorsun yada neden kendin için çaba göstermiyorsun der ya işte ben o sıralarda öyle bir durum içerisindeydim.
Sonra adsense reklamını izledim hani sürekli girik adsense bakardım ama ana sayfadaki video izlemek bilmiyorum hedefe odaklı olduğum için dikkatimi çekmiyordu siteye girerken dur şu video bakayım demektense girip sitem onaylandı mı sorusunun cevabını almak daha önemliydi. Sonrasında o video izledim ve şunu fark ettim.
Video içerisinde yer alan kadın mutluydu ve kendi işini kurmuş hani video sana aslında şunu gösteriyor bak böyle bir iş var başara bilirsen kendi işinin patronu olabilirsin sonuçta bir şey kazanmak hayallerine kavuşmak istiyorsan bunu en iyi sen başarabilirsin ama bunun için çalışmasın hani o videonun benim için anlamı buydu izlerken bana bunları düşündürdü sonrasında ise işi bıraktım.
Tabi bu durumda ne yapmam gerekiyor para kazanmalı ve hayatımı bir şekilde bir düzene sokmalıyım ama bunu yapabilmem öyle kolay değildi çünkü aklımda bir proje yoktu bir fikir yoktu bir gün sabahlarken bilgisayar başında düşündüm ve dedimki benim eksiklerim neler? benim hedefime hayallerime gitmem için neleri bilmem neleri öğrenmem gerekir? işte bunları düşünürken elimdeki kağıda notlar aldım.
Sonuç olarak notlara bakınca ben profesyonel olarak seo çalışmalarını bilmiyorum. Ben kullanıcı grafiğine bakınca anlamıyorum. Ben adsense kullanımını bilmiyorum. Hani böle yazarsam liste uzar gider dedim ve o sırada aklıma yine adsense kayıt ekranındaki kadının videosu geldi düşündüm ve o kadında adsense ile çalışmaya başlarken benim yaşadığım sıkıntıları yaşamıştır. Bende öğrenebilirim dedim ve projemi aklımda oluşturdum seo çalışmalarımı denediğim bir blog sayfası açmak benim gibi sıfırdan başlayacak insanlar için bir arşiv oluşturmaktı sonrasında forumlarda gezinirken şu yazılarla çok karşılaştım blogspot kullanarak ilk sırada yer alamazsın. Google blogspotları ilk sıraya çıkartmıyor gibi bir çok ön yargı ile karşılaştım.
Ama bir durum var bende güzel bir alan adı almayı isterdim ama param yoktu yani bu durum çaresizlikten kaynaklı bir durumdur. Yani ben bu blog sayfasına başladığım zaman cebimde para olmadan sadece bir fikrim var diye başladım. İşin komik tarafı bunu sevmeye başladım düşünsenize sıfırdan bir ev yapıyorsunuz ve bu evi başkaları beğenmediği için yıkar mısınız?
Ben burada içerik oluşturmaya her zaman devam edeceğim ama sorun şu ben bunu birilerinden bir başarı yada taktir almak için yapmıyorum. Ben bunu kendi hayatımı düzeltmek için yapıyorum. Kendi işimi kurmak için bir hayale daldım bu hayalin sonu ne olur bilmiyorum popüler bir girişimcinin dediği gibi "Girişimcilik önünü göremediğin karanlık bir yol" ve aynı girişimci şunu da dedi "Normal bir çalışan günde 7 saat çalışıyorsa sen 14 saat çalış o haftada 5 gün çalışıp 2 gün dinleniyorsa sen 7 gün çalış senin 1 ayın onun 1 yılı olsun girişimcilik budur." demiş ve bende kendimce bir girişimin içerisine girdim.
Bu makale baya uzun olacak gibi ama bakalım daha iyi nasıl anlatırım bilmiyorum. Canımı sıkan nokta bu zamana kadar kendi bildiğimin dışına çıkmadım. Eğer biliyorsam varım dedim her zaman ve bilginin paradan daha değerli olduğunu bilerek hayatıma düzene sokuyorum. Sonuçta en küçük bilgi bile sizi üniversitede daha iyi bir bölüm seçmenizi sağlıyor. Bu düşünce içinde olduğum içinde bilgi iyidir yada kötüdür demedim bilgi güçtür paylaştıkça çoğalır dedim her zaman canımın sıkıldığı konu bu aralar web sitemde işler istediğim gibi gitmiyor. Sıralamalarda sürekli değişkenler var tabi buna benim yaptığım çalışmalarda sebep oluyor onu biliyorum ama işin kötü yanı google eğer bir blogspot siteysen seni sıralamalara çıkmanda zorluyor.
Ben alışığım zorlanmalara sonuçta daha neyimi kaybedebilirim ki ama beni üzen tek nokta kendi içindeki sistemi bu kadar zorlaması. Ben google yerinde olsam sıralama kısmındaki sekmeye haberler yada görsellerin yanına bir menü daha oluşturur blog yaparım. Düşünsenize belki biri sıralamalar içinde bir konu ararken konusuyla alakalı bir kişinin yazılarını okumak isteyecek.
Yalnız insanlar çok bende yalnız biriyim konuşacak ve sohbet edecek biri olmadığı için blog sayfama içerik üretiyorum. Belki biri motivasyon hakkında bir sorgu yazdı ve normal sitelerdeki 10 adımda kendinizi iyi hissedin konularından sıkıldığı için kendini anlatan bir blog yazarı arıyordur. Bu olamaz mı bence olabilir. Sonuçta insanlar sohbet sitelerinde zaman geçiriyor kitap okumayı seven insanlar var ve onlar normal kişileri okumak yada onların yaptıkları hakkında bilgi almak istiyor olabilir.
Ben olsam blog sitelerine karşı farklı bir yapı oluştururdum. Sonuçta adsense alımı sadece bu sistem için geçerli eğer paran yoksa ve para kazanmak istiyorsan ve bir takım içinde yada aklında kimseye zarar vermeyecek düşünceler varsa yada en basiti kendini anlatmak istiyorsan neden bir blog açarak bunu senin gibi düşünen insanlara anlatarak onların tepkilerini görmek ne biliyim çok güzel bir şey olur.
Düşünsenize google bir sorgu yapıyorsun karşına milyonlarca veri arasından siteler geliyor. Buraya kadar her şey çok güzel ama sıkıntı şurada bu bilgilerin arasında a kelimesi doğru diyen bir sitede ilk sıralamada b kelimesi doğru diyende ilk sırada ben seo araştırmaları yaparken backlinkler arasında +18 kullanan ve sürekli olarak gezindiğimiz bilgi aldığımız siteler gördüm.
Normalde backlinklerin içerikle alaka düzeyi önemli değil miydi? ee bu tez bitti mi şimdi ? tamam milyonlarca veriyi sen doğru yada sen yanlışsın diye ayırmak zor hele ki başlarken site sayısı 100 ise başlamaya devam ederken o sayı artıyor çünkü sürekli olarak site geliyor. Google zaten bu bilgi kirliliğini önlemek için uğraşıyor.
Bu güzel bir şey google bu konuda seviyorum. Sana bir bilgi ulaşmadan doğru yada yanlış olduğunu öğrenmeye ve bu durumdan seni korumaya çalışması muazzam ama canımın sıkıldığı üzüldüğüm konu hiç parası olmadan bir insana fırsat göstermesi ve bu durumun sonradan olmaması adsense videosunu sonradan defalarca izledim.
Benim hayata karşı modum her zaman şu şekilde "Alberth Einstein'da bir insandı bende bir insanım onunla beni ayıran tek şey bakış açılarımız eğer o zekiyse sebebi onun bakış açısının iyi olması eğer zeki olmak istiyorsam onun bakış açısına geçmeliyim." ben böyle düşünen biri olduğum için ve adsense reklamındada onu görünce becerebilirim sandım. Becerebildim mi bilmiyorum geçen gün arayan bir seo danışmanı sitemde bir kaç eksiğin olduğunu ve gayet iyi olduğunu söyledi.
Ona da teşekkür ederim sonrasında bir kaç tane aklıma takılan seo konusunda soru vardı sordum yardımcı oldu hani hiç paket almadım o bana ürününü satmaya çalıştı bende daha demin söylediğim gibi ona da doğruları söyledim ve hiç kırılmadı hani paketi satamadım diye üzülmedi arkadaş edindi ve sonrasında ona sorduğum sorulara kısa kısa da olsa cevaplar verdi. İşte bu durum cidden güzel şu an konu dışına çıkmış gibi oldum sanırım ama kısaca işin özü para kazanamamak biraz canımı sıkıyor.
Peki şimdiki hedefim ne hayallerim ne aslında şuanda yine aynı düşünce içerisindeyim. Blog sayfamı iyi bir noktaya getirmeye çalışıyorum. Baya bir eksiğim var onları tamamlamalıyım sürekli bilgisayar başında iki ekran bakıyorum. Bu arada her kimsen tanımıyorum seni ama sagol yazıyı okudun sanırım kahven yada çayın bitmiştir yeni bir Z-Raporuna kadar kendine iyi bak.
Hiç yorum yok